Sınıf bilinci, belirli bir toplumsal sınıfın (örneğin işçi sınıfı) kendi çıkarlarına göre hareket etmesi anlamına gelirken, toplumsal adalet ise toplumsal eşitliği sağlayacak adaletli bir sistemin kurulmasıdır. Bu iki kavram birbirleriyle çelişebilir ve çatışabilir. Bu çatışmanın örneklerine bir göz atalım:– Bir işçi sendikası, sınıf bilinciyle hareket ederek üyelerinin çıkarlarını korumak için grev yapabilir. Ancak bu grev, […]

Kapitalizm, doğası gereği toplumsal eşitsizliği arttıran bir sistemdir. Bu sistemin temel özelliklerinden biri, sermaye birikimi sürecinde belirginleşen ve toplumsal tabakalaşma yaratan bir gelir ve zenginlik dağılımıdır. Bu nedenle, kapitalizm toplumsal eşitsizliği arttırmakta ve kötüleştirmektedir.Kapitalizmin en büyük özelliği, temelde ferdi çıkarların ön planda olması ve kar elde etme amacına yönelik bir ekonomik yapıyı temsil etmesidir. Bu […]

Kapitalizm, dünya ekonomisini belirleyen temel bir sistemdir. Bu sistem, özel mülkiyet ve serbest piyasa ekonomisine dayanarak, kar amaçlı faaliyetlerin geliştirilmesini teşvik eder. Kapitalizmin toplumsal adalet üzerindeki etkisi, uzun yıllardır tartışılmaktadır. Kimileri, kapitalizmin toplumsal adaleti artırdığını ve refah devletinin doğmasında önemli bir rol oynadığını söylerken, diğerleri ise bu sistemin toplumsal eşitsizlikleri artırdığını ve yoksulluğu derinleştirdiğini savunurlar. […]

Kapitalizm, üretim araçları ve kaynakların özel mülkiyeti temelinde, emek gücünü ticari bir değeri olan bir mal olarak ele alır ve üretim sürecindeki kar ve kazancın maksimize edilmesine odaklanır. Bu sistem, birçok ülke için ekonomik ve sosyal başarılar getirmiş olsa da, aynı zamanda toplumsal adalet üzerinde de bazı olumsuz etkilere neden olmuştur.Birinci olarak, kapitalizm, toplumsal eşitsizliğin […]